Kozmopolitik Türkiye'nin İlerici Haber Sitesi
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Türkiye’nin uluslararası doğrudan yatırımlarda yaşadığı yüzde 22’lik düşüş, ekonomik koşullardaki belirsizliklerden kaynaklandı. Uluslararası Yatırımcılar Derneği Başkanı Engin Aksoy, geçen sene 15 milyar dolarlık bir yatırımın ekonomik riskler nedeniyle kaçırıldığını belirtti. Türkiye’nin geçen sene yüzde 22’lik düşüşle 10.6 milyar dolarlık doğrudan yatırım çektiğini vurgulayan Aksoy, bunun yüzde 33’ünün gayrimenkul yatırımları, 5.6 milyar doların ise asıl istenen sermaye girişli yatırımlar olduğunu ifade etti. Aksoy, üyelerin önümüzdeki dönemde 18.6 milyar dolar tutarında yatırımı gündemlerine alacaklarını dile getirdi.
Aksoy, yatırımcıların sabah alınan kararların planlarını etkilediğini belirterek, döviz kuru ve enflasyonun en önemli risk faktörleri olarak öne çıktığını kaydetti. Yapılan ankette döviz kuru en yüksek risk faktörü olarak belirlendi. Aksoy, makroekonomik göstergelerde ve düzenleyici çerçevelerdeki iyileşmenin daha fazla yatırım getireceğini belirtti.
Uluslararası yatırımların seyri ve 2024 beklentilerine ilişkin düzenlenen toplantıda konuşan Engin Aksoy, Türkiye’nin 15 milyar dolarlık bir yatırımı kaçırdığını belirtti. Aksoy, Türkiye’nin yüzde 22’lik düşüşle 10.6 milyar dolarlık doğrudan yatırım çektiğini dile getirerek, bunun yüzde 33’ünün gayrimenkul yatırımları, 5.6 milyar dolarının ise asıl istenen sermaye girişli yatırımlar olduğunu ifade etti. Aksoy, üyelerin önümüzdeki dönemde 18.6 milyar dolar tutarında yatırımı gündemlerine alacaklarını dile getirdi.
Toplantıda, mevzuatlarla ilgili bir sabah alınan kararların yatırımcı tarafında planları etkilediğini kaydeden Engin Aksoy, üyelerle yapılan ankette döviz kuru ile enflasyonun en önemli risk faktörleri olarak ön plana çıktığını kaydetti. “2023 Mayıs -Haziran’da yaptığımız ankette döviz kuru en yüksek risk faktörüydü. Kasımda yaptığımız ankette yüzde 80 ile döviz kuru faktörü hâlâ en önemli risk olarak görülüyor. Gelecek 6 ayı olumsuz görenler yüzde 25” ifadelerini kullanan Aksoy, makroekonomik göstergelerde ve düzenleyici çerçevelerdeki iyileşmenin daha fazla yatırım getireceğini belirtti.
