Kozmopolitik Türkiye'nin İlerici Haber Sitesi
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Türkiye’nin dış ticaret açığında büyük bir paya sahip olan enerji sektörü, yenilenebilir enerji yatırımlarının hızlanmasıyla önemli bir dönüşüm geçiriyor. 2022 yılında enerji ithalatının faturası 96.5 milyar dolarla rekor kırarken, 2023 yılında ise 69.1 milyar dolar seviyesinde seyretmişti. Türkiye İstatistik Kurumu verilerine dayanarak yapılan açıklamalara göre, yenilenebilir enerji yatırımları sayesinde enerji ithalatının azaltılması ve enerji güvenliğinin sağlanması hedefleniyor. Rüzgar ve güneş enerjisi, Türkiye’nin büyüyen yenilenebilir enerji atılımlarında stratejik bir konuma sahip bulunmaktadır. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından açıklanan ‘Ulusal Enerji Planı’ doğrultusunda, 2035 yılına kadar güneş enerjisi kurulu gücünün yüzde 368, rüzgar enerjisi kurulu gücünün ise yüzde 150 oranında artırılması hedeflenmektedir.
Enerji Bakanlığı’nın projeksiyonlarına göre güneş enerjisinin Türkiye’nin kurulu gücündeki payı 2035 yılında en yüksek seviyeye ulaşacak. Bakanlık, 2035 yılına kadar güneş enerjisi kurulu gücünü 52.9 GW, rüzgar enerjisi kurulu gücünü 29.6 GW, nükleer enerji kurulu gücünü ise 7.2 GW seviyesine çıkarmayı hedeflemektedir. Polat Enerji Grup Başkanı Neşet Cireli, Türkiye’nin güneş ve rüzgar enerjisinde halen kullanmadığı büyük bir potansiyelin bulunduğunu ifade ederek, hedeflere ulaşabilmek için her yıl belirli miktarlarda rüzgar ve güneş enerjisi kurulu gücünü devreye almanın gerekliliğini vurgulamıştır.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, 2017-2023 yılları arasında 45 bin yeni yeşil istihdamın oluşturulduğunu açıklamıştır. Türkiye’nin 106.6 GW seviyesindeki kurulu gücünün yüzde 11’i rüzgar enerjisinden, yüzde 10.6’sı ise güneş enerjisinden gelmektedir. Geçen yıl Türkiye’nin kurulu gücü 2.8 GW artarken, bu artışın yüzde 99.5’i yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlanmıştır. Ember’in araştırmasına göre, Türkiye’nin çatı tipi güneş enerjisi potansiyeli en az 120 GW kapasite oluşturabilecek düzeyde bulunmaktadır.
Enerjisa Üretim CEO’su İhsan Erbil Bayçöl, finansal koşulların destekleyici olması durumunda yenilenebilir enerji yatırım iştahının artacağına dikkat çekerek, yatırımların sürdürülebilir olması ve arz güvenliğine dikkat edilmesi gerektiğini belirtmiştir. Polat Enerji Grup Başkanı Neşet Cireli, Türkiye’nin yenilenebilir enerji sektöründe ihracata odaklı büyüdüğünü vurgularken, Borusan EnBW Enerji Genel Müdürü Enis Amasyalı da yeşil yaka istihdamının artması gerektiğini ve düzenlemelerin yenilenebilir enerji yatırımlarını teşvik etmesi gerektiğini ifade etmiştir.
Enerji Verimliliği ve Yönetimi Derneği (EYODER) Yönetim Kurulu Başkanı Onur Ünlü ise enerji verimliliğinin önemine değinerek, sürdürülebilir enerji yönetiminde enerji verimliliğinin öncelikli olması gerektiğini belirtmiştir. Uluslararası Enerji Ajansı’nın raporuna göre, temiz enerjide istihdam fosil yakıtları geride bırakırken Türkiye’nin nükleer enerji yatırımları da önemli bir yer tutmaktadır. Mersin’deki Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nin bu yıl içinde devreye alınması beklenirken, önümüzdeki yıllarda Sinop ve Trakya’da yeni nükleer enerji santralleri planlanmaktadır. 2035 yılına kadar Türkiye’nin enerji portföyüne 7.2 GW, 2050 sonuna kadar ise 20 GW üzerinde nükleer enerji kapasitesi eklenmesi hedeflenmektedir.
