Sözcü yazarı İsmail Saymaz, alınan 17 günlük tam kapanma kararına karşın ve Koronavirüs’le mücadele kapsamında yapılan bazı uygulamalara ilişkin eleştirilerini dile getirdiği yazısında, “Burası, iktidarı tutmayan Müslümana Kerbela, tutana ‘Asrı Saadet’ diyarı” dedi.
Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un “Türkiye’de turist olmak çok avantajlı, kısıtlamalar onları kapsamayacak” sözünü hatırlatarak, “Sanırsın, biz Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları kafeste muhabbet kuşuyuz. Turistler istediği dala inip kalkan kibirli şahin” diyen Saymaz; son haftalarda sayısı gittikçe artan intihar olaylarına ilişkin de şunları kaydetti:
“Kapanma kapsamında olmayan iş kolları ve yasaklanmayan özgürlükler de yok değil. Fabrikalar, madenler, tersaneler ve atölyeler çalışıyor örneğin. İşçilerin nasırlı elleri, patronların pişik yapmış pembe k..larına feda olsun. Küçük esnafın dükkânı kapalıysa da kredi çekme hürriyeti var. İflas ederse, kahvehanesinin tavanından geçen doğalgaz borusuna kendini asıp öldürme hürriyeti var. 1 Mayıs İşçi Bayramı’nda üçü birden canına kıyma hürriyetlerini kullandı, değil mi? Pazarcılar, seyyar satıcılar, yevmiyeciler, hamallar, merdiven silenler ve ev temizliğine gidenler için sokakta virüse yakalanarak yahut evde açlıktan ölmek gibi iki tercih hakkı var. Patates çuvalı dağıtımında ezilme imtiyazı… Manavda ezilmiş ve çürümüş ürün reyonundan ucuza sebze seçme şansı… Bakkalda bayat ekmek alma imkânı var.”