4 aylık dönemde yerli özel bankaların net kârı yüzde 34.2 artarken, kamuda yüzde 77.4 gerileme yaşandı. Başkent Üniversitesi Finans ve Bankacılık Bölümü Başkanı Prof. Dr. Şenol Babuşcu, “Kamu bankaları zarara düştükleri takdirde devletin karşılaması gerekecek, bu da vergilerle olacak” dedi.
Ocak ayından itibaren kârlılıkta düzensiz bir trend izleyen kamu mevduat bankaları Nisan 2021’de 432 milyon TL net zarar etti. 2020’nin ilk dört ayında 5 milyar 983 milyon TL olan kamu mevduat bankalarının net kârı, bu yılın aynı döneminde yüzde 77.4 düşüşle 1 milyar 355 milyon TL’ye geriledi. Yerli özel bankaların kârı yüzde 34.2, yabancı özel bankaların ise yüzde 52.2 arttı.
Kamu bankalarının bilançolarındaki riskleri değerlendirmenin zorlaştığını kaydeden eski Merkez Bankası (TCMB) başekonomisti Prof. Dr. Hakan Kara ve Başkent Üniversitesi Finans ve Bankacılık Bölümü Başkanı Prof. Dr. Şenol Babuşcu, kârlılığın iyice azalması durumda hazineden bir sermaye aktarımı gerekebileceğine bunun da yükünün vergi mükelleflerinin üzerine kalabileceğine dikkat çekti.
Sözcü’de yer alan habere göre; kamu bankalarının kârlılıkta düzensiz ve dengesiz bir tablo ortaya koyduğunu savunan Prof. Dr. Şenol Babuşcu, “Özel bankalar belirli bir trendle kâr etmeye devam ediyor. Kamu bankalarında ise mevduat faizleri düşmediği sürece kârlar düşmeye devam edecek. Henüz zarar etmiyorlar ancak, zarara düştükleri takdirde devletin karşılaması gerekecek. Bu da vergilerle olacak” dedi.
Yüzdürülen krediler nedeniyle kamu bankalarının bilançolarındaki riskleri değerlendirmenin zorlaştığını söyleyen Prof. Dr. Hakan Kara, enflasyonun yükselişini sürdürmesiyle TCMB’nin faiz artırmak durumunda kalabileceğini ancak kamu bankalarının kârlılık durumunun faiz artırımının önündeki kısıtlardan biri olmaya devam ettiğini söyledi. “Artan faizler kâr marjlarını iyice daraltacaktır” diyen Kara, enflasyonla mücadele etmeden kamu bankaları üzerinden popülizm yapıldığı sürece sorunların devam edeceğinin altını çizdi.