Türkiye Barolar Birliği (TBB) Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu üyesi Avukat Barış Yıldırım, İliç ilçesindeki altın madeni için verilen ‘Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) gerekli değildir’ kararı sonrası dava açtığını belirtti. Yıldırım, şirketin hem dava öncesinde hem de sonrasında bütünsel ÇED raporu almadığını söyleyerek “Şirket, ruhsat sahalarını parça parça bölerek ÇED başvuruları yapmakta ve hukuka aykırı ÇED kararları almakta” dedi. 2016’da, ‘ÇED gerekli değildir’ raporunu açtığı davayla iptal ettirdiğini ifade etti.
Yıldırım, çöpler altın madeni bulunduğu sahanın Munzur Havzası’nda olduğunu ve kimyasal maddelerle altın ayrıştırma işleminin devam etmesi ile bölgede yaban hayatı ve ekosistemin yok olacağını söyledi. Şirketin bütünsel ÇED raporu almayarak parçalar halinde rapor aldığını belirterek, şirketin bu yönteminin hukuksuz olduğunu belirtti. Yıldırım, şirketin bu uygulaması ile ilgili 2016 yılında dava açtığını ve iptal kararı aldığını ifade etti.
Projenin ikinci kapasite artışına ilişkin 2021’de verilen ÇED olumlu kararına karşı açılan iptal davasının 13 Nisan 2022 tarihinde proje mevkisinde keşfi icra edildiğini söyleyen Yıldırım, buradaki hukuka aykırılıkları aktardıklarını ifade etti. Türkiye Barolar Birliği’nin hazırladığı rapora göre, projenin hukuka aykırı olduğunu, Munzur ekosistemine zarar verdiğini ve projenin faaliyetlerinin durdurulması gerektiğini ifade etti.
Yıldırım, projenin yürütüldüğü sahanın Munzur Dağları havzasında önemli doğa alanı içerisinde bulunduğunu ve bu bölgenin Avrupa’nın yaban hayatı ve yaşam ortamlarını koruma sözleşmesi Bern Sözleşmesi hükümlerine göre koruma altında bulunan türleri barındırdığını ifade etti.
Yıldırım, proje sahasında bugüne kadar saptanmış 2 bin 250 bitki türü olduğunu ve bölgenin önemli kuş alanı olduğunu vurgulayarak, projenin devam etmesinin hukuka aykırı olduğunu belirtti.